Uzun süreli hasretleri giderdiğimiz bir gün oldu. Neredeyse iki ay süren bir lig ayrılığını, neredeyse 10 ay sonra duran toptan gol hasretini ve haftalar sonra liderlik hasretini bitirdik. Lige uzun süre ara verilmesi maçtan önce az da olsa bir “acaba” duygusu yaşatıyordu bende. İcardi ve Oliveira’nın yokluğunda oynadığımız kupa maçında yine gol bulmakta zorlanmış ve turu geçerken zorlanmıştık. Bugün yine iki yıldızımız yoktu ama sahamızda özlem dolu bir taraftarımız vardı.
****
Aslında korktuğum gibi oldu. Yine pozisyonlar bulan ama pozisyonlardan skor bulamayan bir Galatasaray vardı. Ancak bu kez çok önemli bir fark vardı. Nihayet duran toptan gol bulduk. Hem de bir değil iki gol bulduk. Rakibin gardının düşmesi, takımın güveninin gelmesi açısından duran top gollerinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördük. Farkın ikiye çıkmasının rahatlığını oyuna da yansıttık ama bu sefer de akan oyun golü bulamadık. Kazımcan’ın sakatlığı sonrası değişiklik yapan Okan Buruk sonrasında Midtsjø de sakatlanınca tekrar değişiklik yapmak zorunda kaldı. İşte bu değişiklik sırasında İkince kez tek oyuncu değiştirmek istemeyen Okan Buruk hızlı bir kararla Rashica ve Gomis’i de oyundan çıkardı. Bu üç oyuncunun yerlerine Berkan, Yusuf Demir ve Mata girdi. İşte bu değişiklikler takıma yaramadı. İstanbulspor’un stoperleri Gomis çıkınca rahatladı. Yerine santrfora geçen maçın etkin ismi Mertens’in etkinliği azaldı. Mata etkisiz, Yusuf Demir de aceleci olunca Galatasaray rakibi heveslendirmeye başladı. Bir duran top golü de İstanbulspor bulunca rakibin motivasyonu iyice arttı ve kabus dolu dakikalar başladı.
Maçın 95. dakikasında Emir Gültekin golü kaçırmasa bu gece milyonlarca Galatasaraylı uykusundan olacaktı. Neyse ki futbol şansı bizim yanımızdaydı da evimizde puan kaybetmedik ve lider olduk.
Bu Maçtan Çıkarılacak Bazı Dersler Var
- Öncelikle santrforda Mertens, Kerem gibi oyuncularla oynayarak rakibi rahatlatmamamız lazım. İcardi ve Gomis varken bu kolay. Ne yazık ki Seferoviç beklentileri karşılamayınca bir tek Barış kalıyor alternatif olarak.
- Daha önce de yazdım, yine yazayım; İcardi kiralık, Gomis harika bir veteran ve seneye büyük ihtimalle ikisi de yok. Galatasaray’ın olası şampiyonluğu forvet hattında sil baştan bir görüntü ile karşılaşacak. Hem bu durumun olmaması için hem de Galatasaray gibi bir takımın en az 3 tane iyi santrfora sahip olması gerektiği için Galatasaray önümüzdeki sezonun ilk transferini bu devreden yapmalıdır. Hem bu sezona hem de gelecek sezona hazırlanmalıdır.
- Mata’nın kalitesi tartışılmaz ancak santrforun top tutamadığı bir takımda ikinci bir eksik gibi takımı 9 kişi oynatıyor. Zaten kısa olan takımı iyice kısaltıp Mata’ya ortada sıçan oynatmanın anlamı yok.
- Kerem, Yunus, Seferoviç gibi oyuncuları kazanmaya çalışırken bazı maçları riske attık. Gününde olmadığı belli oyunculara ısrar etmek maçları tehlikeye atıyor. Bugün Rashica günüde değildi ve çıktı. Kerem çıksa, Mata değil Barış girse belki de rakip bu kadar üstümüze gelemeyebilirdi.
Sonsöz
Her şeye rağmen bu maçı tek farkla da olsa kazanmak ve haftalar sonra lider olmak gerçekten çok güzel. Ligin tuhaf kurgulu fikstürünü atlatıp, evimizde daha çok oynadığımız sürece lider girmemiz çok özeldi. Bazılarının hevesini kursağında bıraktığımız için tüm takıma teşekkür ederiz. Şu andan itibaren liderliği muhafaza etmeli ve rakipleri kendimizden uzak tutmaya çalışmalıyız. Galatasaray’la kalın. Hepinize sevgi ve selamlar…
Blog’un kuruluş amacı ve hikayesi için https://www.3numaraliuye.com/3-numarali-uye/ yazısını mutlaka okuyun!
Twitter: http://twitter.com/3numaraliuye
Facebook: https://www.facebook.com/3numaraliuye/
İnstagram: https://www.instagram.com/3numaraliuye/