Hey gidi Fatih Terim hey! Yarım asrı aşkın ömrümde, babamın kucağında başlayıp, Eski Açık kapılarında sabahlayıp Galatasaray’ımızla hemhal olduğumuz 40 yıllık serüvenimizde ne hayallerle buluştuk senin sayende. “İyi ki Galatasaraylıyım” diye gezdik sadece bu ülkenin değil, gittiğimiz dünya coğrafyalarının her birinde, üstümüzdeki Galatasaray formasıyla. Bu taraftarın hayallerini gerçekleştiren sen, şimdi hayal tacirliğine soyundun ya! Yaşadığım hayal kırıklığını anlatmak için, bu sınırsız kelimeler deryası güzel Türkçemiz bile yetersiz kalır.
Kızma hemen!
Önüne şapkanı mı koyarsın, dönüp bir yaptıklarına mı bakarsın, bilemem! Ama ben gördüklerimi anlatayım, sen hesabını yap! Kırılalı çok oldu da, Denizli rezaleti ayrılma noktasıydı ama dün koptu hepten! Şimdi dünkü başlangıç 11’ini, bir de maçı bitirdiğin 11’ini aç önüne bir bak bakalım. Sence, “proje var” diyerek, şu hiç istemediğin SABRI sana isteten şeyin aslı astarını o 22 kişide sen görebiliyor musun? Ben göremiyorum! Ömer Bayram mı, Babel mi proje? Ya da Aytaç mı, Arda mı? Bak Hoca! Sen dün maça, takım iskeletinin neredeyse yarısı yokken, Işık Kaan’la başladığın gibi, Bartuğ ile, Jankat ile, Beknaz ile başlarsın. O zaman diyebilirsin, proje arkadaşlar, sabır! Biz de deriz ki, “Beşşiris sâbirîn! Sabredenleri müjdele!” Sabretmek zoraki katlanmak değil, seve seve onunla yaşamaktır. Unutma ki bu taraftar, kiralık lejyonerlerden kurduğun takım tel tel dökülürken sabretti. Sakata çıkmış star eskilerinden medet umduğun takım darmadağın olurken sabretti. Bir oyun bulamadığın için, ne oynadığın belli olmayan hercümerci izlerken sabretti. Duran top organizasyonlarının acizliği istatistiğe dönüşüp milletin diline pelesenk olurken sabretti. Sen daha ne sabrı istiyorsun bizden? Peygamber sabrı mı? Sen Allah değilsin ki, biz peygamber sabrı gösterelim! Dün Real Madrid 16 yaşında çocuğu sahaya sürdü, izlemişsindir. Brezilya’da 16 yaşında bir başka çocuk bütün futbol aleminin dilinde. Sen 20 yaşındaki Işık Kaan’la maça başlıyorsun diye mutlu oluyoruz biz de! Bu ülkenin gerçeklerini alt üst eden sen, bu ülkenin en koyu karanlığına dönüştüğünün farkında değil misin?
Iskarta Proje
Bir projedir, inandık biz diye tutturmuş gidiyorsun. İyi güzel de, bizim aklıyla dalga geçilecek insanlar olduğumuzu sana hissettiren ne? Şampiyonluğa, eksik olma, sayende 20nci haftada havlu atmış iken, Avrupa’ya gitmek için elimizdeki en kestirme yol olan kupada yaşattığın rezilliği görmezden mi gelelim istiyorsun? Her maç atamadığın gollere bahane buluyorsun da, iki alt ligin sonuncusundan bile yediğin standarda dönüşmüş golleri hiç anlatmıyorsun. Sen farkında değilsin galiba! Bu taraftarın sana sabretmekten, sabır taşları çatladı! Sen hâlâ çıkmış, sabır istiyorum diyorsun. Takımın yarısı sakatlık, hastalık, cezalarla maça çıkamayacakken ve ilk 4 artık Allah’ın emri haline gelmişken sen, proje diye arkasına saklandığın paravanın önüne Ömerleri, Babelleri, Aytaçları, Ardaları çıkarıyorsan, kusura bakma da İmparator olan lakabın, Hayal Tacirine dönüverir o saat. İmtihanlar olmasaydı, sabrın güzelliği nasıl anlaşılırdı hocam!? Bu taraftar, sabır imtihanını geçeli çok oldu. Ve fakat sen sınıfta kaldın. O sebep, artık gereğini yap ve her hikayenin sonu olduğunu kabul ederek, arkana teneke bağlanmadan hepimizin sevgilisi Galatasaray’ımıza aşk ile veda etmeyi bil. Yapabileceğin başka vazifeler olduğuna inanıyorsan, o denizlere yelken aç. Başkan mı olmak istiyorsun, ol! Yakışır. Ama hayal tacirliği yapma bize Fatih Terim! Çünkü sen anlattığın projenin hiçbir gereğini yerine getirmiyorsun! Ve biz bunu görüyoruz! Sabrı tükendiyse bir insanın, hazineleri versen boş gelir. Biz senden hazine istiyoruz. Sen ıskartaya çıkmış topçularla oynayıp, bizden sabır mı bekliyorsun!? Yapma Hocam! Ali Sami Yen’i “istifa” sesleri eşliğinde terk etme. En azından kendine yapma bunu!
Twitter: https://twitter.com/KuzgunNogay
Blog’un kuruluş amacı ve isim hikâyesi için https://www.3numaraliuye.com/3-numarali-uye/yazısını mutlaka okuyun!
